İlk işitme cihazlarına aslında “kulak trompetleri” dendiğini biliyor muydunuz? 16. yüzyıla kadar uzanıyorlar.
İnsanların daha iyi duymasına yardımcı olan kavisli bir boynuz hayal edin! Bugün, şık, yüksek teknolojili cihazlar görüyoruz; ancak yolculukları oldukça şaşırtıcı. Başlangıçta, bu kulak trompetleri hastanelerde değil, salonlarda kullanılıyordu. Bunları karşılayabilen seçkinler arasında popülerdi. 2. Dünya Savaşı’na hızlı bir geçiş yapın ve talep nedeniyle yenilikler hızla arttı. Mühendisler, erişilebilirliği devrim niteliğinde değiştiren elektronik işitme cihazları yarattı.
Az bilinen bir gerçek mi? En eski başarılı elektronik modellerden biri, askerlerin savaş alanındaki gürültünün ortasında duymak için yardıma ihtiyaç duyduğunu fark eden bir telefon mühendisi tarafından yapıldı. Basit bir trompetten minyatür dijital cihazlara kadar, işitme cihazları muazzam bir şekilde değişti. Bu yüzden bir dahaki sefere işitme cihazı kullanan birini gördüğünüzde şunu unutmayın: Bu, beklenmedik kökenlerin inanılmaz gelişmelere nasıl yol açabileceğini gösteren bir yaratıcılık hikayesi!
İşitme cihazı teknolojisinin tarihsel gelişimi 4 ana periyoda bölünmüştür.
- Akustik Çağ
- Karbon İşitme Cihazları Çağı
- Vakum Tüp Çağı
- Transistör Çağı
Akustik Çağ
İşitmeyi iyileştirmek amacıyla ilk kullanılan yöntem, kulak arkasına el tutmaktır. Kozmetik olarak iyi görünmemekle birlikte 1000 Hz- 3000 Hz arasında yaklaşık 14 dB’lik bir kazanç elde edilebilir. 17.yy’dan 19.yy’ a kadar konuşma tüpleri, boynuz ve huni gibi akustik amplifikatörler kullanılmıştır.
Karbon İşitme Cihazları Çağı
Telefonun icadından sonra (1876 Graham Bell) telefon teknolojisi, işitme cihazlarına adapte edilerek, karbon işitme cihazları yapılmaya başlanmıştır. İlk karbon işitme cihazı ABD’de 1902 yılında Miller Rees tarafından yapılmıştır.
Basit bir karbon işitme cihazının üç elementi vardır: Karbon mikrofon, bipolar veya monopolar magnetik receiver ve bateri artı iletim kordonları.
1932’de manyetik sisteme, kemik receiver eklenerek ilk kemik iletim cihazı yapılmıştır. Bu çağda birçok teknik ve kavram geliştirilmiş ve işitme cihazı teknolojisi gelişmeye başlamıştır.
Vakum Tüp Çağı
Vakum tüplerinin gelişmesi işitme cihazı teknolojisini de geliştirmiş, karbon mikrofonlar vakum tüp amplifikatörlerle kullanılmaya başlanmıştır. Daha sonra bu tip işitme cihazlarında kristal mikrofonlar kullanılmış, pil küçülmüştür. Automatic Gain Control (AGC) cihazlar gelişmiş, ancak yaygın olarak kullanılmamıştır. İşitme cihazı boyutları küçülmüş, cepte taşınabilir hale gelmiştir. Vakum tüp işitme cihazları, karbon işitme cihazlarından daha yüksek kazanç, daha geniş frekans cevabı ve daha düşük distorsiyon sağlar. 1946’da manyetik mikrofonlar gelişmiştir.
Bu çağ aynı zamanda, odyolojinin doğumunu da sağlamıştır.
Transistör Çağı
Bugünkü işitme cihazlarının temelini oluşturan transistör, 1950’de “Bell Telephone Laboratories” tarafından icat edilmiştir. Bundan sonra işitme cihazları, daha küçük ve daha flexible bir dizayna kavuşmuştur. Silikon transistörler, seramik ve elektret mikrofonlar kullanılmış, gözlük tipi işitme cihazları yaygın olarak kullanılmaya başlanmıştır. 1960’larda kulak arkası işitme cihazları gelişmiştir.
1971’den sonra işitme cihazı teknolojisi çok hızla gelişmiş, çok ince elektret / FET mikrofonlar kullanılmış, kulak içi işitme cihazları gelişmeye başlamıştır. AGC, Wide Dynamic Range Compression, analog dijital gürültü azaltma sistemleri kullanılmaya başlanmıştır.