Kulakta sıvı toplanması durumu, tıpta efüzyonlu otit olarak adlandırılan, kulakta ağrı-ateş olmaksızın kulak zarının arkasındaki bölümde sıvı birikmesiyle ortaya çıkan bir rahatsızlıktır. Bu durum çok büyük oranda çocuklarda görülmektedir. En önemli belirtisi ise işitme kaybıdır. Ağrı-ateş belirtileri çok nadir görüldüğü ve olmadığı için tanıyı koyarken özen gösterilmeli ve dikkat edilmesi gerekmektedir. Çocuğun televizyon izlerken sesi gereğinden fazla açmaya başlaması, çocuğu seslenirken yüksek sesle seslenmek gerekmesi ya da akademik başarısı iyiken bir anda başarısında düşmeler gözlenmesi kulakta sıvı toplanması sonucu ortaya çıkan işitme kaybına ilişkin olabilir.
Çocuklar orta kulak iltihaplarına daha da meyillidir. Orta kulak östaki borusu vasıtasıyla genze açılmaktadır. Östaki tüpünün görevi orta kulağın havalanmasını ve drenajını sağlamaktadır. Östaki borusu çocuklarda erişkinlere göre daha yatay durumdadır ve yetişkinlerdeki konumuna ve açısına 7 yaşlarında ulaşır. Çocuklarda geniz eti problemlerine de rastlanabilmektedir. Geniz eti hem östaki borusunda tıkanmaya yol açabilmekte, hem de orta kulak iltihaplarına sebep olan ve büyük rolü olan bazı mikroplar için bir rezervuar görevi görebilmektedir. Tüm bu faktörlere ek olarak çocuğun bağışıklığının tam gelişmemesi, orta kulak iltihaplarına yatkınlık oluşturabilmektedir. Orta kulak iltihabı en çok 0-3 yaşlarında rastlanmaktadır. Erişkinde orta kulakta sıvı birikmesi genellikle nezleye benzer bir viral üst solunum yolu hastalığını geçirdikten sonra meydana gelebilmektedir. Muayenede kulak zarında matlaşma, kulak zarında çökmelere rastlanabilir, kulak zarının arkasında hava kabarcıkları görülebilir. Kulakta sıvı birikiminden şüphelenilen hastada timpanometri testi ve odyometre testi tanıyı doğrular.
Kulakta sıvı birikiminin tedavisi ilk olarak ilaç tedavisidir. Söz konusu sıvının iltihabi bir sıvı olduğu için tedavi antibiyotik tedavisidir. Hastaya 10-14 günlük antibiyotik tedavisi uygulanmaktadır. Bunun yanı sıra kulaktaki sıvının emilmesine yardımcı ilaçlar olarak dekonjestan adı verilen spreyler, çocuklarda şuruplar, alerjik hastalarda antihistaminik adı verilen ilaçlar ve kortizonlu spreyler kullanılabilmektedir. İlaç tedavisi verildikten sonra hasta takibe alınır. Kulak zarında çökme, ciddi işitme kaybı gibi bazı durumlar yaşanmamışsa hasta 3 ay kadar ara ara kontrol edilebilir. Bu sürenin sonunda hala orta kulakta sıvı kaybolmamışsa ve işitme kaybına neden olmuşsa cerrahi yöntemler uygulanır.