Search
Close this search box.

Koklea Nedir? Görevi Nelerdir?

Koklea Nedir?
Aklınızda Sormak istediğiniz ne varsa
📞 Sizi Arayalım

Koklea, iç kulağımızda yer alan ve esas duyma organımız olan corti organını içerisinde barındıran yapıdır. Kulak; dış, orta ve iç kulak olmak üzere 3 kısımdan oluşur. Dış kulakta kulak kepçesi ve dış kulak yolu yer alırken; orta kulakta kulak zarı, çekiç-örs-üzengi kemikçikleri, östaki tüpü ve timpanik kavite yer alır. İç kulakta ise semisirküler(yarım daire) kanalları, vestibül ve koklea yer alır.

Koklea, kıvrımlı şeklinden dolayı salyangozdan türemiş bir isim olarak adlandırılmıştır. 2,5 ila 2,75 tur atmış bir salyongaza benzeyen bir yapıdır. Skala vestibüli, skala media ve skala timpani olarak 3 kısımdan oluşur. Kokleanın ortasında bulunan skala media içerisinde bulunan corti organı sesleri algılamamızı sağlayan ana yapıdır. 

Kokleanın ortasında kalan skala medianın taban kısmında reissner membran, reissner membranın üstünde korti organı ve onun da üzerinde tektorial membran bulunur. Koklea içerisine sesin girmesi ve kokleanın hareketlenmesi sonucunda corti organı ve tektorial membran da hareketlenir, bu da seslerin corti organı tarafından alınmasını sağlar.

Skala vestibüli ve skala timpani, perilenf sıvısını barındırırken skala media içerisinde endolenf sıvısı bulunur. Pozitif yüklü iyonların bulunduğu endolenf sıvısı, normal durumda negatif yüklü halde bulunan tüy hücrelerinin içine girdiğinde polarizasyon adı verilen durum gerçekleştir ve bu sayede kokleadan ses vestibülokoklear sinirin koklear dallarına iletilir.

Koklea Görevleri Nelerdir?

Koklea Görevi Nedir?

Kokleanın görevi, dış dünyadan gelen ve kulak kepçesi tarafından toplanıp dış-orta kulağı geçen seslerin iç kulağa girdikten sonra elektro – kimyasal olarak algılanmasını sağlamaktır. Koklea üzerinde bulunan oval pencerenin stapes tarafından içeri doğru bastırılması, kulak kepçesi tarafından toplanıp dış kulak yolunu geçerek kulak zarını titreştiren, zarın titremesiyle de sırasıyla malleus – inkus – stapes yolunu takip eden seslerin iç kulağa girmesini sağlar. Burada ilerleyen dalga teorisi adı verilen şekilde ilerleyen sesler, kokleanın ortasındaki corti organının ilgili kısımlarını uyarır ve sesler beyne iletilmek üzerine uyarı haline getirilmiş olunur. Kokleada bulunan corti organı üzerinde dış ve iç tüy hücreleri bulunur. Tonotopik organizasyon adı verilen bir işleyiş sayesinde, koklanın her bölgesi farklı frekansları algılamak üzerine yoğunlaşmıştır. En dışta bulunan kısımlar yüksek frekansları almaya ehilken, içeride bulunan kısımlar alçak frekansları duyma üzerine gelişmiştir. Kokleanın ortasında bulunan kısımlar ise orta frekans bölgesini duyma üzerine gelişmiştir, koklea fizyolojisi bu şekilde çalışmaktadır. Kokleanın görevi seslerin alınması ve beyne iletilecek hale getirilmesidir diyebiliriz.

Koklea Hastalıkları(Anomalileri) Nelerdir?

Koklea, esas duyma organımız olarak bilinir ve burada meydana gelen hastalık – deformasyon – anomaliler direkt olarak işitmemizi etkileyen problemler olarak karşımıza çıkar. En sık karşılaşılan koklea hastalığı, tüy hücrelerinin deformasyonuna bağlı olarak işitme kaybının ortaya çıkmasıdır. Gürültü, yaşlılık, ilaç kullanımı ya da travmaya bağlı olarak meydana gelebilen bu durum sonucunda işitmede azlık ya da tamamen işitmenin kaybolması gibi durumlar gözlenebilir.

Presbiakuzi, kokleada meydana gelen hastalıklardan en sık karşılaşılanlardandır. Yaşa bağlı olarak kokleanın da yaşlanması ve işlevlerini eskisi gibi yerine getirememesi sonucunda, yaşlılıkta meydana gelen işitme kayıplarının ana sebebi olarak presbiakuzi karşımıza çıkmaktadır.

Meniere, kokleaya bağlı hastalıklardan başka bir tanesidir. İç kulaktaki sıvı basıncının artması sonucunda baş dönmesi ve işitme kaybını beraberinde getirir.

Kemoterapi ya da ağır ilaç kullanımı gibi durumlarda ise kokleada oluşabilecek ototoksisite sonucunda işitme kaybı meydana gelebilmektedir.

Travma olarak nitelendirilen düşme çarpma, basınca maruz kalma ya da patlama gibi seslere maruz kalma durumunda ise; gelen şiddetli basıncı kompanse edemeyen kokleada geri dönüşü olmayan hasarlar meydana gelebilir, bu da işitme kaybı ve çınlamayı beraberinde getirebilir.

Koklea anomalilerine baktığımızda ise genelde doğuştan gelen koklear aplazi, koklear-vestibüler hipoplazi, komplet kabirentit aplazisi gibi problemlerin varlığından söz edebiliriz.

İçerik Başlıkları
En Son Yazılar
Çınlama Terapisi Si Ser
Çınlama Terapisi Hizmeti

Kulak çınlaması (tinnitus), işitme kaybı olmasa bile birçok insanın günlük yaşamını etkileyebilen bir sorundur....

Paylaş
Destek ve Tavsiye Alın
Ücretsiz İşitme Testi
Randevu Al
Online İşitme Testi
Test Yap
İşitme Cihazı Randevusu

.

Edit Template
Scroll to Top