Kulağın temelde 2 görevi vardır:
1.Evrende var olan sesleri beyne iletmek,
2.Baş hareketleri ile ilgili bilgiyi beyne iletmektir. Atmosferde herhangi bir şekilde yayılan ses dalgasının algılanabilmesi için kulağın işlevine ihtiyaç vardır. Kulağın sesleri eksiksiz iletebilmesi ve beynin algılayabilmesi için, 3 bölümden oluşan kulağın fonksiyonlarını tam yerine getirmesi gerekmektedir.
a) Dış KulakVar olan sesler, kulak kepçesi vasıtasıyla toplanır. Dış kulak yolu ile zara (Membran) yetişir. Kulak kepçesi, önden gelen sesleri yükseltme, arkadan gelen ses şiddetini azaltma özelliği vardır. Sesleri toplama ile görevli olan dış kulak, gelen sesleri yükselterek zara iletir. Sesleri yükselttiği frekans alanı ise 2500-5000 Hz’dir.Seslerin temas etmesiyle zar titreşir. Dış kulakta toplanan sesler yükseltilerek zara iletilir. Titreşime başlayan zar sesi yaklaşık 20 dB yükselterek iç kulağa iletir.
Kulak Zarı: Seslerin yüzeyine çarpmasıyla titreşime başlar ve sesleri yaklaşık 20 dB yükseltir. Zar, sesin şiddeti ve frekansına bağlı olarak titreşimini sürdürür.
b) Orta KulakTemporal kemik içinde hava dolu bir boşluktur. Östaki borusu ve orta kulak kemikçikleri önemli parçalarıdır. Orta kulak kemikçikleri 3 parçadan çekiç (malleus), örs (incus) ve üzengi (stapes)’den oluşmaktadır. Birisi orta kulakta zara yapışıktır. Orta kulak hacmi yaklaşık 2 santimetrekaredir. Dış kanal yolu ve zardan iletilen sesleri yükseltmektedir. Ayrıca akustik enerji sağlamaktadır. Zardan elde edilen titreşimler; çekiç, örs, üzengi vasıtasıyla oval pencereye iletir. Üzengi kemiğine erişen ses dalgaları, oval pencere vasıtasıyla, iç kulak sıvılarında ilerleyen dalgalara dönüşür.
c) İç Kulak Oval pencerede sonlanan kemikçiklerde beliren titreşimler, vestibuler kanaldaki sıvıya basınç değişiklikleri şeklinde iletilir. Vestibuler kanaldaki basınç değişiklikleri, doğrudan membranöz kokleaya aktarılır. Bu aşamada, membranöz kokleadaki baziler, membranın üstünde konumlanmış olan Corti Organı, basınç değişikliklerini sinirsel uyarıma dönüştürür ve uyarılar işitme siniri ve diğer sinirler yoluyla beyne iletilir. Bebeklerde ilk olarak temporal lobda yerleşmiş olan işitsel kortekste algılanan sesler, zamanla Wernicke merkezinde konuşma olarak yorumlanacaktır. Çevresindeki konuşma seslerinin, doğal bir süreç içinde ana dil şeklinde öğrenilebilmesi için, işitme sorunu yaşayan bebeklerde, ilk 6 ay içinde işitme cihazı veya koklear implantla seslerin beyin duyma merkezine iletilmesi gerekmektedir.
- Dış kulak kanalı yetişkinlerde uzunluğu 25-29mm, yeni doğan bebeklerde ise 22mm’dir. Kanal dar olmasına rağmen işlev aynıdır.
İç kulak 2 bölümden oluşur.
1.Dengeyi sağlayan bölüm Vestibüler labirent
2.İşitmeyi sağlayan bölüm Koklea’dır. Koklea, sesin oluşturduğu titreşimleri elektriksel sinyallere dönüştürür ve merkezi sinir sistemine iletir. Koklea kanalının içinde yer alan baziler, membranın üstünde mikroskopik nitelikte bir sıra iç ve üç sıra dış tüylü hücreler olarak dizilmiştir. Bu hücreler toplu halde Corti Organı olarak isimlendirilir. Her bir kokleada, 12.500 dış tüylü hücre ve 3.500 iç tüylü hücre olmak üzere toplam 16.000 hücre bulunur.
Baziler membrana bağlı olan sinir fibreleri, orta kesimde tiz sesleri, tepeye doğru yaklaştıkça pes sesleri uyarır. Koklea, aynı zamanda akustik seslerde yükseltici görevini görür. İç tüylü hücreler, beyne koklea’da başlayan uyarıların iletisini sağlayan koklear, sinir fibrilleriyle sürekli bağlantı halindedir. İşitme sinirleri aracılığıyla iletilen işitsel uyarılar, paralel ve seri çalıştığından, beyine ulaşan uyarılar ses ve konuşma olarak algılanır.